İki deli tımarhaneden kaçmaya karar vermişler. Biri ötekine: "Git bak bakalım dikenli teller yüksek mi alçak mı, eğer yüksekse altından kaçarız,
alçaksa üstünden atlarız." Diğeri gitmiş, bir süre sonra geri gelmiş ve şöyle demiş: "Ne yazık ki kaçamayacağız arkadaşım çünkü hiç dikenli tel yok!"
Deli duvara oturmuş.Elindeki oltanın ucu sokağa sarkmış....
Yoldan geçen soruyor;- Orada balık mı tutuyorsun sen?
- Hayır alık tutuyorum.
- Tutabildin mi bari ?
- çook ... Seninle 23 oldu !
Akıl hastanesinden kaçan iki deli, karşıdan gelen bekçiyi görünce iri gövdeli bir çınarın arkasına saklandılar. Bekçi,onların ayak seslerini işitmişti.
Sordu:- Kim o?ıçlerinden biri kedi gibi miyaavladı.Bu başarılı miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki,delilerin ayakları altındaki yapraklar hışırdadı.
Bekçi geri dönüp yine seslendi:- Kim var orada?
ıkinci deli cevap verdi:- Bir kedi daha.
Akıl hastanesinde deliler bir araya gelip kaçış planı yaparlar. elebaşları planı anlatır :
-Büyük bir kütük bulup ilk önce 1. kapıyı, 2. kapıyı ve daha sonra 3. kapıyı kıracağız ve herkes başının çaresine bakıp kaççacak. sabah olunca bir kütük bulurlar doğruca 1. kapıyı kırarlar, 2. kapıya koşup onu da kırdıktan sonra 3. kapıya yönelirler. 3. kapının açık olduğunu gören elebaşları der ki :
-Arkadaşlar plan bozuldu geri dönün.
Delinin biri hastanenin bahçesinde el arabasını ters çevirmiş ve sürmeye uğraşıyormuş.
Bunu gören doktor: - Öyle sürülmez, düzeltsene arabayı.
Deli hemen cevap verir: - Geçen gün senin dediğin gibi sürdüm akşama kadar kum taşıttırdılar, enayimiyim ben!
Amerika'da bir supermarkette, musteri yarim kivi satin almak istiyor. Tezgahtar bunun mumkun olmadigini soyluyor. Kavga cikiyor.
Tezgahtar kosa kosa mudure cikiyor: - " Efendim, hayvanin biri yarim kivi almak istiyor " der demez soyle bir arkasina donunce ne gorsun !! Musteri arkasından gelmis, ensesinde duruyor... Tezgahtar hemen musteriyi isaret ediyor: " Bu beyefendi de diger yarisini almak istiyor, efendim..." Mudur durumu anliyor, adama yarim kiviyi mecburen verip gonderiyorlar. Mudur bir saat sonra tezgahtari cagirtiyor: -"Teik ederim, cok zeki davrandin, iyi idare ettin. Nerelisin sen? -" ezilyaliyim efendim..." -"Amerika'ya niye geldin?" -"ezilya cazip bir yer degil efendim, orada insanlar ya [Yasak Kelime], ya da futbolcu..." -"Biliyor musun benim karim da ezilyali..." -"Yaa oyle mi, acaba kariniz hangi takimda futbol oynuyor ?
alçaksa üstünden atlarız." Diğeri gitmiş, bir süre sonra geri gelmiş ve şöyle demiş: "Ne yazık ki kaçamayacağız arkadaşım çünkü hiç dikenli tel yok!"
Deli duvara oturmuş.Elindeki oltanın ucu sokağa sarkmış....
Yoldan geçen soruyor;- Orada balık mı tutuyorsun sen?
- Hayır alık tutuyorum.
- Tutabildin mi bari ?
- çook ... Seninle 23 oldu !
Akıl hastanesinden kaçan iki deli, karşıdan gelen bekçiyi görünce iri gövdeli bir çınarın arkasına saklandılar. Bekçi,onların ayak seslerini işitmişti.
Sordu:- Kim o?ıçlerinden biri kedi gibi miyaavladı.Bu başarılı miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki,delilerin ayakları altındaki yapraklar hışırdadı.
Bekçi geri dönüp yine seslendi:- Kim var orada?
ıkinci deli cevap verdi:- Bir kedi daha.
Akıl hastanesinde deliler bir araya gelip kaçış planı yaparlar. elebaşları planı anlatır :
-Büyük bir kütük bulup ilk önce 1. kapıyı, 2. kapıyı ve daha sonra 3. kapıyı kıracağız ve herkes başının çaresine bakıp kaççacak. sabah olunca bir kütük bulurlar doğruca 1. kapıyı kırarlar, 2. kapıya koşup onu da kırdıktan sonra 3. kapıya yönelirler. 3. kapının açık olduğunu gören elebaşları der ki :
-Arkadaşlar plan bozuldu geri dönün.
Delinin biri hastanenin bahçesinde el arabasını ters çevirmiş ve sürmeye uğraşıyormuş.
Bunu gören doktor: - Öyle sürülmez, düzeltsene arabayı.
Deli hemen cevap verir: - Geçen gün senin dediğin gibi sürdüm akşama kadar kum taşıttırdılar, enayimiyim ben!
Amerika'da bir supermarkette, musteri yarim kivi satin almak istiyor. Tezgahtar bunun mumkun olmadigini soyluyor. Kavga cikiyor.
Tezgahtar kosa kosa mudure cikiyor: - " Efendim, hayvanin biri yarim kivi almak istiyor " der demez soyle bir arkasina donunce ne gorsun !! Musteri arkasından gelmis, ensesinde duruyor... Tezgahtar hemen musteriyi isaret ediyor: " Bu beyefendi de diger yarisini almak istiyor, efendim..." Mudur durumu anliyor, adama yarim kiviyi mecburen verip gonderiyorlar. Mudur bir saat sonra tezgahtari cagirtiyor: -"Teik ederim, cok zeki davrandin, iyi idare ettin. Nerelisin sen? -" ezilyaliyim efendim..." -"Amerika'ya niye geldin?" -"ezilya cazip bir yer degil efendim, orada insanlar ya [Yasak Kelime], ya da futbolcu..." -"Biliyor musun benim karim da ezilyali..." -"Yaa oyle mi, acaba kariniz hangi takimda futbol oynuyor ?